Uzun zamandır yürüttüğü teknik inceleme gezisi kapsamında Alakır’da yapılmak istenen HES bölgesini de ziyaret eden TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Baran Bozoğlu, vadide yaşayan Tuğba ve Birhan’la da görüştü.
Alakır Vadisi’nin ülkedeki plansız, kamu yararından uzak HES politikasının en önemli göstergesi olduğunu belirten Bozoğlu, 70 km’lik dere üzerine 8 adet HES yapılması için EPDK’nın lisans verdiğini bunlardan dördünün yapıldığını ve beşincisi olan Dereköy’deki HES’in de yapılma aşamasında olduğunu söyledi.
Baraj çevresinde köylülerle ve inşaatta çalışan bir işçi ile konuşan ÇMO başkanı, su tutulan alanı ve balık geçiş yollarını inceledi. Yapılması planlanan HES’in 4 MW kurulu güce sahip olduğunu, yılın tamamına yayıldığında, deredeki akış farklılıkları da göz önüne alındığında kapasite faktörü ve verimlilikte işin içerisine katıldığında, tesisin kapasitesinin 1 MW civarında olacağını kaydeden Bozoğlu, ‘Yani ülkemizin enerji ihtiyacına yoğun bir katkısı olmayacak olan bu proje 1. Derece Doğal Sit alanında yapılmaya çalışılmaktadır. Uluslararası anlaşmalar ve ülke mevzuatı doğrultusunda 1. Derece doğal sit alanında HES yapılamaz’ dedi.
İLK KEZ SİZ GELİYORSUNUZ
ÇMO Başkanı Bozoğlu, on yıl önce sistemin sunduğu şekilde değil kendi istedikleri şekilde yaşamak için İstanbul’u terk ederek vadiye yerleşen Birhan ve Tuğba’ya konuk oldu. İkili tarafından oldukça sıcak karşılanan Bozoğlu ve beraberindekiler, yeryüzü evi adı verilen ve ikilinin tamamen doğadaki malzemelerden inşaa ettikleri evlerini gezdi. Daha sonra ikram edilen çay eşliğinde ikiliye sorular yönelten ÇMO Başkanı, oraya nasıl ve neden geldikleri, evlerini nasıl yaptıkları ve tarımsal çalışmaları hakkında bilgi aldı.
Alakır’da yapılan ve halen de beşincisi yapılmak istenen HES inşaatı karşısında verdikleri mücadeleden çok etkilendiğini anlatan Bozoğlu, ‘Mücadele gücünüzden, azminizden ve asla vazgeçmemenizden çok etkilendim’ dedi.
Sistemin kendilerine dayattığını değil, kendi seçtikleri şekilde yaşamak amacıyla Alakır’a yerleştiklerini anlatan Birhan ve Tuğba da hes inşaatlarını önlemek için birçok yere başvurduklarını, dilekçeler yazdıklarını anlattı. Tuğba, ‘O kadar çok yere başvurduk ki, sesimizi duyurmak için. Burası SİT alanı, korunması gerekiyor dedik. Burada çok yaşlı ve değerli sedir ağaçları var. Hatta 2300 yıllık sedir ağacı var yukarıda. Ama hiçbir resmi kurum, örgüt hatta Oda sesimizi duymadı, burayı görmeye gelmedi. İlk kez siz geliyorsunuz’ dedi.
Bozoğlu ikiliye iletişim bilgilerini vererek, ‘Bundan sonra her zaman yanınızdayız. Biz uzaktayız, duymakta görmekte gecikebiliriz. Ama siz burada olanı, yaşanan bir sıkıntıyı gece veya gündüz her zaman bize bildirebilirsiniz’ diye konuştu. Birlikte hatıra fotoğrafı çektiren ekipte, Antalya Şube Başkanı Erdal Özdemir, yönetim kurulu üyeleri Cem Olcay, Murat Can Yelken, Ece Cephaneci ve kurucu üye Lokman Atasoy da yer aldı.